21 Nisan 2011 Perşembe

Relative Clauses Konusu: What, that, which

İngilizcede Relative clauses, who, which ya da that gibi ilgi zamirlerini (relative pronoun) içeren cümlelerin incelendiği konudur.

Relative pronoun'lar cümleleri birbirine bağlamak için kullanılırlar.


whowhichthat


who ve which 'in kullanımı

who insanlar için kullanılırken, which nesneler için kullanılır.

The man plays golf. He lives at No 10.

Adam golf oynar. O 10 numarada oturur.


The man who lives at No 10 plays golf.

10 numarada oturan adam golf oynar.



I like the girl. She works with Ann.

Kızdan hoşlanıyorum. O Ann ile birlikte çalışıyor.


I like the girl who works with Ann.

Ann ile birlikte çalışan kızdan hoşlanıyorum.


The letter is for me. You saw it.

Mektup benim için. Sen onu gördün.


The letter which you saw is for me.

Gördüğün mektup benim için.


I have got those books. You wanted them.

Şu kitaplar benim. Onları sen istedin.


I've got those books which you wanted.

İstediğin şu kitaplar benim.


Örneklere dikkat edersek, relative pronoun' lar, kendinden hemen önceki "isim" ya da "nesne" hakkında bir açıklama getirmektedir.

Aşağıdaki örnekleri inceleyelim:

The people who live downstairs are Irish.

Alt katta yaşayan insanlar İrlandalı.


İnsanlar, öyle insanlar ki alt katta yaşayanlar; İrlandalı.

"Who" people için bir açıklama niteliğinde.

The shop which sells that good bread is closed today.

Bu iyi ekmekleri satan dükkan bugün kapalı.


The dictionary which I bought yesterday isn't very good.

Dün satın aldığım sözlük çok iyi değil.


That cheese which you like comes from Scotland.

Senin sevdiğin peynir İskoçyadan geliyor.


Do you know the girls who are standing by the window?

Pencerenin yanında ayakta duran kızları tanıyormusun?


I can't find the key which opens this door.

Bu kapıyı açan anahtarı bulamadım.



That'in Kullanımı

That, hem insanların hem de nesnelerin yerine kullanılabilir.

Yani that ve which 'in yerine kullanılabilir.

Aşağıdaki örnek cümleleri inceleyelim:

The man that lives at number 8 is getting married.

8 numarada oturan adam evleniyor.



Yıldız olan yerde "that" kullanalım.

I'd like to speak to the person. * She wrote this letter.

Şahısla konuşmak istiyorum. O bu mektubu yazdı.


I'd like to speak to the person that wrote this letter.

Bu mektubu yazan şahısla konuşmak istiyorum.



The tomatoes * are all bad. I bought them yesterday.

Domateslerin hepsi kötü. Onları dün satın aldım.


The tomatoes that I bought yesterday are all bad.

Dün aldığım domateslerin hepsi kötü.


Joe's got a motorbike. * It can do 200 km an hour.

Joe'nun bir motorsikleti var. (motor) Saatte 200 km yapıyor.


Joe's got a motorbike that can do 200 km an hour.

Joe'nun saatte 200 yapan bir motorsikleti var.


Is that the computer? * It doesn't work.

Bu bilgisayar mı? Çalışmıyor.


Is that the computer that doesn't work?

Çalışmayan bilgisayar bu mu?


A man * wants to marry my sister. He lives in New York.

Bir adam kız kardeşimle evlenmek istiyor. O New York'da yaşıyor.


A man that lives in New York wants to marry my sister.

New York'da yaşayan bir adam kız kardeşimle evlenmek istiyor.


The doctors * all said different things. They looked at my leg.

Doktorların hepsi farklı şeyler söyledi. Onlar bacağıma baktı.


The doctors that looked at my leg all said different things.

Doktorların hepsi farklı şeyler söyledi. Onlar bacağıma baktı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder